Öğretmen, yazar, çevirmen Adnan Cemgil, 1909 yılında İstanbul’da dünyaya geldi.
Sinan Cemgil’in babası, Ali Kemal’in babası Hacı Ahmet Efendi’nin ilk eşinden torunudur.
1935 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nden mezun oldu.
Cemgil, yurt dışına gitti, Paris ve Moskova’da Fransızca ve Rusça öğrendi.
İlk yazıları 1934 yılında “Yeni Adam” dergisinde yayımlandı.
1938 senesinde Türkiye’ye dönen Cemgil, 1939 yılında Ankara’ya yerleşerek öğretmenlik yapmaya başladı.
Ankara Meslek Öğretmen Okulu ve Atatürk Lisesi’nde öğretmenlik yaptı.
Bu dönemde ve öğrenciliğinde Milli Türk Talebe Birliği’nde filizlenen siyasi düşünceleri belirginlik kazandı.
1941 senesinde kendisi gibi sol görüşlere sahip öğretmen Nazife hanımla hayatını birleştirdi.
1945 yılında Behice Boran, Pertev Naili Boratav, Niyazi Berkes ve birçok aydınla birlikte kovuşturmaya uğradı.
Danıştay kararıyla görevine döndü. 1947 yılında devlet memurluğu görevinden ayrıldı.
1950 senesinde kurucularından olduğu “Türk Barışseverler Cemiyeti”nin genel sekreterliğini üstlendi.
Bu derneğin faaliyeti sebebiyle yargılandı,
15 ay hüküm giydi.
Cemgil’e karşı siyasi iktidarın baskıları, eşine yönelik bir şekle bürünerek; eşi Nazife Cemgil, Ankara’dan Yozgat’a sürgün edildi.
Adnan Cemgil’in de birkaç sene Yozgat’ta kalmasının ardından Nazife Hanımın istifasıyla İstanbul’a döndüler.
Bu dönemde Adnan Cemgil, Emekli Sandığı Reklam Bölümü’nde çalışarak, takma adla şiir ve yazılar kaleme aldı ve İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda figüranlık, ve tanıdıklarının su dağıtan kamyonunda evlere su taşıyıp sakalık yaptı.
Kısa ömürlü olan bir bakkal dükkânı açtı.
1941 ve 1944 seneleri arasında “Yurt ve Dünya” dergisinin, 1947 yılında da “24 Saat” gazetesinin yazı işleri müdürlüklerini yaptı.
1944 ve 1945 yıllarında İnönü Ansiklopedisi’nde redaktör olarak çalıştı.
1961 senesinde eşiyle birlikte “Evren Yayınevi”ni kurdu ve ansiklopedi çıkardı.
27 Mayıs Darbesi’nin ardından Türkiye İşçi Partisi’ne girdi, sendikal çalışmalar yaptı.
Seçimler sırasında 1965 senesinde Bursa’da Komünizmle Mücadele Derneği’nin yönlendirdiği bir grubun saldırısına maruz kaldı.
31 Mayıs 1971 tarihinde oğlu Sinan Cemgil’i kaybeden yazar; çevirilerini devam ettirdi.
Cumhuriyet gazetesi ve Yeni Ortam’da yazılar kaleme aldı.
1942 ve 1987 seneleri arasında Türkçeye 50 civarında çeviri yapıt kazandırdı.