Celal Temel
Müküslü Hamza (1892-1958)
Van, Gevaş ilçesi Müküs kasabasında doğdu. Müküs’te bulunan Mîr Hesenê Weli Medresesi’nde öğrenime başladı; Van’daki Horhor Medresesi’nde, Said-i Kürdi’nin öğrencisi oldu.
Genç yaşta, Üsküdar’a yakın bir köyde öğretmenlik yaptı ve o sırada İstanbul Üniversitesi’nde Edebiyat Fakültesi’nde, Felsefe ve Farsça bölümlerinde okudu.
Farsça bölümünden mezun oldu. 1910 yılında kurulan Kürd Tamim-i Maarif Cemiyeti ve 1912 yılında kurulan HÊVÎ cemiyetinin üyelerindendir.
1918 yılında, Kürdistan Teali Cemiyeti kurucuları arasında yer aldı ve cemiyetin yayın organı Jîn dergisinin ilk 20 sayısının sorumlu müdürlüğünü yaptı.
Bu sırada, yayıncılık yaparken Ehmedê Xanî’nin ölümsüz eseri Mem û Zîn’i ilk kez kitap olarak bastı.
Aynı sırada Rusya’dan sürgünden dönen hocası Bediüzzaman’ın da bir kitabının basımını sağladı.
1919 yılı haziran ayında, Kürdistan Teali Cemiyeti çalışmaları için önce Diyarbakır’a sonra Mardin’e gitti.
Mardin’de tutuklandı ve Diyarbakır cezaevine kondu.
Bu sırada, Diyarbakır’da işkence sonucu öldüğü şeklinde bir haber geldi.
Bunun üzerine, Abdurrahim Rahmi Hakkâri, 17 Mayıs 1920 tarihinde aşağıdaki şiiri yazıp yayımladı:
“Hemze!..
Rabe ji xewa xwe, Hemze rabe
Xwîna te neçû heba, tu şa be
Rîya vî welatî da şehîd î
Lewra tu mucahîdekî Se’îd î.”
Cezaevinden çıktıktan sonra 1925 yılına kadar Mardin’de öğretmenlik yaptı.
1925’te tekrar tutuklandı; Niğde ve Kastamonu cezaevlerinde yattı.
1928 affı ile cezaevinden çıktıktan sonra, bir süre Mısır’da, Lübnan’da kaldı. Sonra Suriye’ye geçti.
Suriye’de XOYBÛN’un faaliyetleriyle birlikte, Kürdlerle ilgili pek çok çalışmanın içinde yer aldı.
Kürd diliyle ilgili cemiyetlerde çalıştı, eğitim yapan kurumlar açtı ve orada öğretmenlik yaptı.
1940 yılında Cezire bölgesindeki Kürd okullarının genel sorumlusu oldu.
1919 yılında İstanbul’da ilk baskısını yaptığı Mem û Zîn’ın, 1947 yılında Halep’te ikinci baskısını yaptı.
Ellili yıllarda genellikle Kamışlo civarında mücadelesine devam etti.
Daha çok gençlerin eğitimiyle ilgilendi.
Sürekli olarak “Ben Kürdüm.” diyor ve ekliyordu: “Ben Kürdüm, Kürdlük ve Kürdler için her şeyi feda etmiş ve etmekteyim, kendimi çok çetin görevler karşısında bilirim.”
5 Nisan 1958’de, Suriye’nin Hesece şehrinde öldü.
Vasiyeti üzerine, pek çok Kürd yurtseverinin yattığı Kamışlo–Tirbespiyê nahiyesi Dûgir köyü mezarlığında toprağa veridi.
Büyük Kürd şairi Hejar, mezar taşına şu mısraları yazdı: “Mamoste Hamza Beg / Rehberê fidakar! / Pir kes ji xew te kirine hişyar / Razê bi xoşî bes menale / Peyman elê me ew hewale / Rojî ko welat bijî bibînim /Ezê mijde bi xo bo te bînim.”
Bernamegeh Türkçe
UYARI: Yazıların izinsiz kopyalanması ve Web Sitelerinde yayınlanması kesinlikle yasaktır. Hakkınızda yasal işlemlerin başlatılabileceğini lütfen unutmayın!