Şeyh Şemseddin el-Ahlatî

ŞÊX ŞEMSEDÎNÊ EXLATÎ’NİN HAYATI VE ESERLERİ – (Şeyh Şemseddin el-Ahlatî)

Muqades Agirî

Kürtçe Şêx Şemsedînê Exlatî olarak bilinen Şeyh Şemseddin el-Ahlatî 1588 yılında Bitlis’e bağlı olan Ahlat ilçesinde dünyaya gelmiştir.

Köklü ve aydın bir aileye sahip olan Şeyh Şemseddin el-Ahlati’nin Hz. Muhammedin soyundan geldiği söylenir.

Ailesi bir çok ilim ve tasavvufa aşina olduğundan çocukluğunda iyi bir eğitimden geçtiği söylenebilir.

İlk eğitimini Ahlattaki okullarda babası Seyid Abdülkerim tarafından almıştır.

Daha sonra ise çeşitli  din alimlerinden  eğitim almıştır.

O dönem Ahlat ve çevresinde bulunan medreseleri dolaşarak eğitimini tamamladığı ve ilim  icâzeti aldığı ifade edilir. 

Seyid Abdülkerim oğulları Şeyh Şemseddin ve Muhammed Emin ile birlikte Ahlattan Hakkariye göç etmişlerdir.

Şeyh Abdülkerim bir süre orada yaşar daha sonra oğlu Muhammed Emin ile oradan göç ederler.

Şeyh Şemseddin ise yeğeniyle beraber (Muhammed Emin’nin oğlu) 1620 de Artûşiyan aşireti ile birlikte  Amediye’ye  varırlar.

Amediye’nin büyüklerinden  Mîr Kubat’ın oğlu Seydi Han, Şeyh Şemseddin ile tanıştıktan sonra onun Amediye’de kalmasını ister.

Şeyh Şemseddin bunu kabul eder ve orada dini faaliyetlerini yürütmeye başlar.

Şeyh Şemseddin el-Ahlati’nin 17. Asırda kuzey Irak’ta yaymaya çalıştığı Halvetiye tarikatı, İslâm âlemindeki en yaygın tarikatlar içinde ilk sıralarda yer alır.

Büyük alim Şeyh Şemseddin 17. yüzyılda Kuzey Irak bölgesinde Halvetîliğin en aktif temsilcisidir.

Onun Amediye bölgesinde kurduğu Birîfka Tekkesi, Halvetiye tarikatının faaliyetleri için önemli bir merkez olmuştur.

Birîfka Tekkesi yaklaşık iki asır boyunca Irak ve Suriye’nin kuzeyi ile Doğu Anadolu bölgesinde Halvetiliğin yayılmasında etkili olmuştur.

19. Asrın ilk çeyreğinden itibaren Kadiriye tarikatının faaliyetlerine ev sahipliği yapmaya başlamıştır.

Zaman içinde Birîfka Tekkesi’ne bağlı yirmiden fazla irili ufaklı tekke açılmıştır.

Birîfka Tekkesi” günümüzde Kuzey Irak’ın Duhok şehrinde merkeze yaklaşık 35 km uzaklıkta bulunan aynı isimli köyde yer almaktadır.

Tekke’nin tam olarak hangi tarihte yapıldığı bilinmemektedir.

Fakat Şeyh Şemseddin el-Ahlâtî’nin 1620’de Hakkâri’nin Oramar mıntıkasından Amediye’ye gelerek o dönem bölgeyi yöneten Mîr Kubat’ın oğlu Seydî Han’la görüştüğü bilgisinden yola çıkarak Birîfka Tekkesi’nin Miladi 1620’li yıllarda inşa edildiği söylenebilir. 

Şeyh Şemseddin el-Ahlati’nin Birîfka köyü’nde inşa ettiği bu tekkenin, Amadiye bölgesindeki ilk Halvetî tekkesi olduğu söylenebilir.

Birîfka Tekkesi’nin ilk postnişini, kurucusu olan Şeyh Şemseddin el-Ahlâtî’dir. 

Birîfka Tekkesi, müritlerin hem ibadet ve ilim hem de tasavvufî eğitimleri için gerekli olan mütevazi birkaç bölümden oluşmaktadır.

Şeyh Şemseddin Birîfka köyü’ne yerleştikten sonra zaman zaman Behdinan bölgesindeki dağlara çıkmış ve oralarda bulunan mağaralarda halvete çekilmiştir. Halkın gönlünde saygın bir yer edinmiştir.

Şeyh Şemseddin el-Ahlati bilge, sofi ve büyük bir şairdi. 

Klasik Kürt edebiyatının en önemli şairlerinden biri olan Şeyh Şemsedin-i Ahlati mutasavvuf bir şaiirdir.

Bilindiği kadarıyla klasik Kürt edebiyatında Kürtçe şiir yazan ilk ve tek Halveti şairdir.

Şair, Kürt edebiyatı sahasında halveti kalmıştır. Şiir yazdığı yüzyılda Kürt edebiyatı en zirve durumundaydı. 

Kürtçe dışında Arapça ve Farsça da şiirler yazmıştır. Çoğu şiiri sofilik, tasavvuf ve öğüt türündedir.

 

Çûye ji min ṣebr û qerar tigrîm bi feryad û hewar

Navête min ġeyrî dîdar ten tele lat la la

 

Ağır bir dil kullandığı şiirlerinde farklı sentakslar geliştirmiştir. Özgün kalıplar kurmuştur.

Şiirlerinde çoğunlukla kırsal yaşantı üzerinde durmuştur.

Çağdaşları olan şairler gibi, tasavvuf felsefesini şiirlerinde iyi işlemiştir.

Serhat ve Behdini ağızlarının özellikleri şiirine yansımıştır.

Ayrıca şiirlerinde Feqiyê Teyran gibi o da  doğanın sesine kulak verir bu doğal ve mistik ahengi mısralarına yansımıştır. 

Kürtçe şiirlerindeki akıcılık ve tasavvufî muammalardan dolayı, çağdaşı olan Melâyê Cizîrî’ye benzetilir.

Şeyh Şemseddin de  ’ vahdet-i vücud (Varlık Birliği)  Allah ile evren arasındaki ilişkiyi şiirlerine yansıtmıştır.

 

Ez ku mestê meyê işq im te ne nâ hâ yâ hû

Mısr û Bexda û Dimeşq im te ne nâ hâ yâ 

 

 Âşiq û deng im û kâs im melek û cin im ve nâs im

Xeyrê vî kesê dî nenâs im te ne nâ hâ yâ hû

 

 Mezherê zât û sifat im me’denê eynê heyât im

Keştiyê Nûh û necât im te ne nâ hâ yâ hû.

 

Şiirlerinde “el-Halvetî”, “es-Sûfî”ve “Şemdîn’ mahlaslarını  kullanmıştır. 

 

heta ku xelwetî heye, ’aşiqê bê gavê te ye

her te’zmîmî ku lome ye, ez tibêjim ji derdê ’işq.

 

ji derdê ’xema ’işqê dîsan sotiye Şemdîn,

ez im ’samitê teslîm, ez im bendeyê ferman.

Eserleri:

Şeyh Şemseddin el-Ahlâtî’nin çok sayıda eser yazdığı fakat bunların zaman içinde kaybolduklarından bahsedilir.

Onun günümüze ulaşabilen tek eseri Kürtçe divanıdır.

Kürtçe şiirlerinin de çok azı günümüze ulaşabilmiştir.

Şeyh Şemseddin’in günümüze ulaşabilen şiirleri, Birîfkanî ailesinden Şeyh Memduh Birifkanî’nin şahsi kütüphanesinde bulunmaktadır.

Bugüne kadar Divan’ın üç defa baskısı yapılmıştır.

İlk baskı 2001 yılında Stockholm’da Roja Nû Yayınları arasında “Dîdarê Yar, Dîwana Şêx Şemseddînê Qutbê Exlatî Birifkanî” adıyla yapılmıştır.

İkinci baskı yine 2001 yılında “Divana şeyh Şemseddin el-Kutb el-Ahlâtî” adıyla Erbil’de yapılmıştır. Aras 

Yayınlarından çıkan bu divan 70 sayfadan oluşmaktadır.

Divan’ın üçüncü baskısı ise 2002 yılında “Dîdâr-ı Yâr” adıyla yine Erbil’de Aras yayınevinden çıkmıştır.

Zahid Birifkanî’nin baskıya hazırladığı bu divan 128 sayfa olup, esere, latin harfleriyle yazılan 94 sayfalık nüsha da eklenmiştir.

Erbil’de yapılan bu ikinci baskıda 17 kaside yer almaktadır.

Şemseddin el-Ahlâtî’nin şiirleri Levâmi’u’ş-Şeheb fî şerh-i divân-ı Şemsiddini’l-Ahlâtiyyi’l-Kutub adıyla Muhammed Emin Doskî tarafından Arapça olarak şerh edilmiştir.

Şeyh Şemseddin 1674 yılında Birifka köyü’nde hakkın rahmetine kavuştu. Birîfka köyü’ndeki tekkeye defnedilmiştir. Halk onun mezarını ziyaret eder ve duaların orada kabul olduğuna inanılır.

Şeyh Şemseddin geride Abdurrahman, Musa, Abdulğanî, Zeynelabidin, Muhyiddin adlarında beş erkek çocuğu bırakmıştır.

Kaynak:

-Nureddin Birîfkânî, el-Budûru’l-celiyye fîmâ messet ileyhi hâcâtü’l-fukarâi’s-sûfiyye,(nşr. Vahidüddin Birifkânî), Matbaatu’s-sakâfeti ve’ş-şebâb, Erbil 1986, s. 346. 

-Doç. Dr. Abdurrahman Adak, destpêka edebiyata kurdî ya klasîk, nûbihar, 2013.

-Yazar Selîm Temo, kürt şiiri antolojisi, agora kitaplığı, 2007.

-Şêx Şemseddîn Qutbê Exlatî yê birîfkanî, dîdarê yar (dîwana wî), amd: zahid birîfkanî, weşanên roja nû, stockholm, 2001

Bernamegeh Türkçe

UYARI: Yazıların izinsiz kopyalanması ve Web Sitelerinde yayınlanması kesinlikle yasaktır. Hakkınızda yasal işlemlerin başlatılabileceğini lütfen unutmayın!

AYRICA BAKIN

Ahmet Yeşiltepe Kimdir Hayatı

Gazeteci Ahmet Yeşiltepe, Doğuş Yayın Grubu / NTV’de Dış İlişkiler ve Dış Haberler Koordinatörü, NTV’de …

error: LÜTFEN KOPYALAMAYIN OKUYUN!