ZİYA GÖKALP

TÜRKÇÜLÜĞÜN FİKİR BABASI: ZİYA GÖKALP

BERNAMEGEH / 1876 yılının mart ayında Diyarbakırın Çermik ilçesinde vilayet evrak memuru olan Mehmet Tevfik efendi ile pirinççizade ailesinden Zeliha hanımın çocuğu olarak dünyaya gelen Ziya Gökalp bunalımlı bir çocukluk geçirir. 18 yaşında kafasındaki felsefik ve dini konular yüzünden ya da aile baskısı yüzünden kafasına silah sıkmak suretiyle intihar eder ama ölmez. Bu intihar girişiminde, babasının ölümünün de etkisi çoktur.

1895 yılındaki ermeni kıyımına aktif bir şekilde  katıldığı iddia edilen dönemin belediye başkanı pirinççizade Arif efendi, Ziya Gökalp’in dayısıdır. Türk edebiyatı şiirinde önemli konumu olan kürt Cahit Sıtkı Tarancı da onun yeğenidir.

Okul yıllarında hareketli bir öğrenci olduğu için okula devam edemez ve okulu bırakır. Ama amcasından dini dersler ve arapça, farsça dersleri almaya devam eder.

1894 yılında bölgede çıkan salgını için bölgeye gelen Doktor Abdullah Cevdet bey ile tanışır ve onun fikirlerinden etkilenir. Intihar ettiğinde kafasındaki kurşunu da Ahmet Cevdet bey çıkarır.

Intihar girişiminden sonra kendini tekrar okumaya veren Ziya Gökalp bedava olduğu için Istanbul’daki Baytar okulunu okumaya gider. Istanbula geldiği sırada hala Abdullah Cevdet beyin etkisindedir. Abdullah Cevdet bey kürt olduğu için  zaman zaman kürdi söylemlerde de bulunur. Daha sonraları Abdullah Cevdet bey fikir ayrılığı yaşadığı Ziya Gökalp için keşke intihar ettiği zaman kurtulamasaydı dediği de söylenir.

Ziya Gökalp Istanbulda okuduğu sırada birçok Kürt ve Türk grupla tanışır. Kimlik arayışında olan Gökalp Kürt ve Türk grupları arasında gelgitler yaşamıştır. Kimlik arayışını devam ettirirken önce dil ve gramer üzerinde çalışmıştır. Kürtçe eril ve dişil kelimeleri tespit eden bir gramer çalışması da vardı. Daha sonraları kendisine bu kitap sorulduğunda yaktığını söylese de Musa Anter 1970li yıllarda bu kitabın kendisinde olduğunu ama gerçekten de polisler tarafından yakıldığını söylemiştir. Kürt aşiretleri hakkında sosyolojik tespitler isimli bir kitabı da vardır.

Ayrıca farklı kaynaklarda Diyarbakır aşiretleri ve El Cezire aşiretleri hakkında iki farklı araştırmasının daha olduğu iddia ediliyor. Kürt aşiretleri hakkındaki araştırmasının 1922 yılında Dr. Rıza Nur tarafından kendisinden istendiği biliniyor. Milliyetçi ve ırkçı görüşleri ile bilinen Dr. Rıza Nur, bölgede ilerde bir Kürt ulusalcılığının doğmasından endişe ediyor ve ‘bu konuda Ziya Gökalp’ten bölgenin sosyolojik yapısı üzerine bir rapor yazmasını’ istiyor.

Ziya Gökalp İkinci Meşrutiyet’ten sonra İttihat Terakki üyesi olarak Selanik’e ve sonra İstanbul’a geldi. Gökalp, Diyarbakır’a eğitim müfettişi olarak atanmasından sonra 1910 yılında tekrar bir kongre için Selanik’e gelir. Artık partinin Gençlik Bürosu Başkanlığı’na getirilmiştir. Fakat partinin bu yılları da Türkçü bir ideolojinin öne çıkartıldığı yıllar değildir. Gökalp’ın Türkçe çevreler ile ilişkileri 1912 yılında partinin merkezinin İstanbul’a getirilmesi ile başlar. Bu yıllarda Türkçü ideoloji daha çok Osmanlı’nın uzak sınırlarından gelen kişiler tarafından savunulmaya başlanmıştır. Kırım’dan gelen Yusuf Akçura, Azerbaycan’dan gelen Ahmet Ağaoğlu gibi isimler ile ilişkisi bu dönemdedir. Akçura’nın Türk Yurdu Dergisi’nde yazar. Etkisinde kaldığı bir diğer isim partinin o dönem tanınan isimlerinden Hüseyinzade Ali Bey’dir. Ortak buluşma yerleri ise partiye bağlı Türk Ocakları’dır.

1923’te Maarif Vekaleti Telif ve Tercüme Heyeti Başkanlığı’na atandı, Ankara’ya gitti. Aynı yıl Türkçülüğün Esasları isimli ünlü esrini yayımladı. Ağustos’ta İkinci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Atatürk tarafından Diyarbakır mebusu olarak seçildi. Ankara’ya yerleşen Ziya Gökalp, kültürel ve düşünsel çalışmalarına hiç ara vermedi; dünya klasiklerinin Türkçeye çevrilip yayımlanması ile uğraştı. 1924’te kısa süren bir hastalığın ardından dinlenmek için gittiği İstanbul’da 25 Ekim 1924 günü hayatını kaybetti. Divanyolu’ndaki II. Mahmud Türbesi hazîresine defnedildi.

BERNAMEGEH

UYARI: Yazıların izinsiz kopyalanması ve Web Sitelerinde yayınlanması kesinlikle yasaktır. Hakkınızda yasal işlemlerin başlatılabileceğini lütfen unutmayın!

AYRICA BAKIN

Şahap Sayılgan Kimdir Hayatı

Oyuncu Şahap Sayılgan, 3 Mart 1966 tarihinde İzmir’de dünyaya geldi. Ankara Devlet Konservatuvarı, Tiyatro Yüksek …

error: LÜTFEN KOPYALAMAYIN OKUYUN!