Galli, “Sör” ünvanına sahip aktör Anthony Hopkins, 1937 senesinin son günü dünyaya geldi.Bir fırıncının tek oğludur.Galli aktörün oyunculukla tanışması 17 yaşlarına denk düşer.Londra Royal Academy of Dramatic Arts’ta oyunculuğun inceliklerini öğrenen Hopkins, 1960 yılında rol aldığı “The Quare Fellow” la ilk defa sahneye çıktı.
Dört sene boyunca bölge tiyatrosunda sahnelenen oyunlarda kendini gösteren aktör, “Julius Caesar” ile Londra seyircisiyle tanıştı.İngiliz tiyatrosunun klasik geleneğiyle yetişen aktör, bu gelenekle “Öfkeli genç adam” görüntüsünü birleştirmeyi başarınca, gerek eski, gerekse de modern oyunlarda aldığı rolleri başarılı bir şekilde canlandırdı.Aktörün sinemaya adım atışı, çoğunlukla söylenenin tersine 1968 senesinde rol aldığı “The Lion in Winter” değil, 1967 yılında rol aldığı “The White Bus” filmiyle gerçekleşti.1971 senesinde “Young Winston” filminde canlandırdığı Lloyd George karakteriyle dikkatli bazı Amerikalı izleyicilerin gözünden kaçmamış olsa da, Hopkins’in Amerika’da da geniş kitleler tarafından tanınmaya başlaması 1974 senesinde bir televizyon dizisi olan “QB 7″de aldığı Nazi yanlısı doktor rolü sayesinde oldu.
Aynı sene “Equus” ile Broadway ile tanışan Hopkins, 1977 senesinde oynun beyaz perdeye uyarlanması esnasında bu defa yönetmen olarak görev aldı.Takip eden yıllarda aldığı ciddi, asabi rollerle akıllarda kalan aktörün bu yıllarda rol aldığı filmlerden bazıları; 1976 yapımı “Audrey Rose” ( ruhu bir başka çocuğun ruhuna transfer olan bir kızın takıntılı babası Elliot Hoover rolünde ), 1978 yapımı “Magic” ( ilk zamanlarındaki kadar başarılı olmayan vantrilok Corky rolünde ) ve 1982 yapımı “Bounty” ( iftiraya uğrayan Kaptan Bligh rolünde – filmde Mel Gibson da Fletcher Christian rolüyle kamera karşısına geçmişti – idi.Birçok televizyon dizisinde de rol alan Hopkins’in televizyonda canlandırdığı karakterler de çok çeşitliydi.
Adolf Hitler, çocuk hırsızı Bruno Richard Hauptman, ve Notre Dame’ın Kamburu gibi rollerde yer aldı.
Bu başarının ardından, “baba” rolleriyle kamera karşısına geçen aktör, 1998 senesinde rol aldığı “Meet Joe Black”te William Parrish karakterini, “Mask of Zorro”da da Don Diego de la Vega/ Zorro karakterini canlandırdı.
Aktörün “Mask of Zorro”daki rol arkadaşları, Antonio Banderas ve Catherine Zeta Jones idi.1999 senesinde Jon Turteltaub’un yönettiği “Instinct”te antropolog ve primatolog Ethan Powell rolünde yer alan Hopkins, 2000 senesinde gösterime giren “Grinç” filminde etkileyici ses tonuyla öykücülük yapıyordu.
Aktörün aynı sene rol aldığı bir diğer film, John Woo’nun yönettiği, başrollerinde Tom Cruise, Thandie Newton ve Dougray Scott’un yer aldığı aksiyon/macera filmi “Mission Impossible 2” filmiydi.2001 yılında “Kuzuların Sessizliği”nin devamı olan “Hannibal” filminde bir defa daha Hannibal Lecter’ı canlandıran aktörün filmdeki rol arkadaşı bu defa Foster değil, Julianne Moore oldu.Hopkins’in son çalışmaları arasında “Hearts in Atlantis” ve “The Devil and Daniel Webster” yer almaktadır.
2017 senesinde “Thor: Ragnarok” (Thor 3) filminde Chris Hemsworth, Cate Blanchett, Mark Ruffalo, Tom Hiddleston, Karl Urban, İdris Elba, Anthony Hopkins, Ray Stevenson, Jeff Goldblum, Sam Neill, Ken Watanabe, Benedict Cumberbatch ile birlikte rol aldı.
Takip eden yıllarda aldığı ciddi, asabi rollerle akıllarda kalan aktörün bu yıllarda rol aldığı filmlerden bazıları; 1976 yapımı “Audrey Rose” ( ruhu bir başka çocuğun ruhuna transfer olan bir kızın takıntılı babası Elliot Hoover rolünde ), 1978 yapımı “Magic” ( ilk zamanlarındaki kadar başarılı olmayan vantrilok Corky rolünde ) ve 1982 yapımı “Bounty” ( iftiraya uğrayan Kaptan Bligh rolünde – filmde Mel Gibson da Fletcher Christian rolüyle kamera karşısına geçmişti – idi.
Birçok televizyon dizisinde de rol alan Hopkins’in televizyonda canlandırdığı karakterler de çok çeşitliydi.Adolf Hitler, çocuk hırsızı Bruno Richard Hauptman, ve Notre Dame’ın Kamburu gibi rollerde yer aldı.Aktör, 1991 senesinde kendisine Oscar ödülü kazandıran “Kuzuların Sessizliği” filminde rol aldı.Jodie Foster ile başrolleri paylaştığı filmde cani “Cannibal Lecter”ı canlandıran Hopkins, bu rolü canlandırmadaki başarısıyla, akıllarda ürpertici bir görüntü olarak yer etse de; sonraki rollerde oynadığı kibarlık, asalet ve insanlık örneği karakterleri de başarıyla canlandırdı.
1993 senesinde “The Remains of the Day”de İngiliz Lordu Darlington’un disiplinli kahyası Stevens rolüyle kamera karşısına geçti.
1993 yılında rol aldığı “Shadowlands”‘te de merhametli yazar C.S. Lewis karakterini canlandırdı.1995 senesinde Oliver Stone’un yönettiği “Nixon”daki Başkan Richard M. Nixon rolüyle izleyenlerin beğenisini toplarken, o senenin Oscar’larına da aday olarak gösterildi.James Ivory’nin “Surviving Picasso” filmindeki Pablo Picasso performansından sonra 1997 yılında rol aldığı bir Spielberg filmi olan “Amistad”daki rolüyle Oscar’da bu defa “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” dalında aday olarak gösterildi.
Bu başarının ardından, “baba” rolleriyle kamera karşısına geçen aktör, 1998 senesinde rol aldığı “Meet Joe Black”te William Parrish karakterini, “Mask of Zorro”da da Don Diego de la Vega/ Zorro karakterini canlandırdı.Aktörün “Mask of Zorro”daki rol arkadaşları, Antonio Banderas ve Catherine Zeta Jones idi.
1999 senesinde Jon Turteltaub’un yönettiği “Instinct”te antropolog ve primatolog Ethan Powell rolünde yer alan Hopkins, 2000 senesinde gösterime giren “Grinç” filminde etkileyici ses tonuyla öykücülük yapıyordu.Aktörün aynı sene rol aldığı bir diğer film, John Woo’nun yönettiği, başrollerinde Tom Cruise, Thandie Newton ve Dougray Scott’un yer aldığı aksiyon/macera filmi “Mission Impossible 2” filmiydi.
2001 yılında “Kuzuların Sessizliği”nin devamı olan “Hannibal” filminde bir defa daha Hannibal Lecter’ı canlandıran aktörün filmdeki rol arkadaşı bu defa Foster değil, Julianne Moore oldu.Hopkins’in son çalışmaları arasında “Hearts in Atlantis” ve “The Devil and Daniel Webster” yer almaktadır.2017 senesinde “Thor: Ragnarok” (Thor 3) filminde Chris Hemsworth, Cate Blanchett, Mark Ruffalo, Tom Hiddleston, Karl Urban, İdris Elba, Anthony Hopkins, Ray Stevenson, Jeff Goldblum, Sam Neill, Ken Watanabe, Benedict Cumberbatch ile birlikte rol aldı.
