CÜNEYT ARKIN KİMDİR

Doktor, oyuncu, senarist, yapımcı ve yönetmen Cüneyt Arkın veya kimlikteki adıyla Fahrettin Cüreklibatır, 7 Eylül 1937 tarihinde Eskişehir’in Odunpazarı ilçesine bağlı Karaçay köyünde dünyaya geldi. 

 Babası Türk Kurtuluş Savaşı’na katılmış Hacı Yakup Cüreklibatır olan Fahrettin, fakir bir ailede büyüdü.

 Lise öğrenimini Eskişehir Atatürk Lisesinde gördü. Buradaki sınıf arkadaşlarından birisi Yılmaz Büyükerşen’di.

1961 senesinde İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldu.

Gazeteci Vecdi Benderli, Cüneyt Gökçer’den Cüneyt; Ramazan Arkın’dan Arkın isimlerini alıp “Cüneyt Arkın” ismini yarattı ve Fahrettin Cüreklibatır artık Türk sinemasında bu adla anıldı.

Memleketi Eskişehir’de, yedek subay olarak askerliğini yaparken, Göksel Arsoy’un başrol oynadığı 1963 yapım Şafak Bekçileri filminin çekimleri sırasında yönetmen Halit Refiğ’in dikkatini çekti. 

Askerliğini bitirdikten sonra Adana ve çevresinde doktorluk yaptı. 1963 senesinde Artist dergisinin yarışmasında birinci oldu.

Bir süre iş arayan Cüneyt Arkın, 1963 yılında Halit Refiğ’in önerisiyle sinema oyunculuğuna başladı ve 2 sene içinde en az 30 filmde rol aldı.

Arkın, 1963-2021 seneleri arasında 330 sinema filmi, dizi ve tiyatro oyununda rol aldı.

 Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncası Türkan Şoray, Fatma Girik, Hülya Koçyiğit ve Filiz Akın ile çevirdiği birçok aşk filminde başrolü paylaştı ve yakışıklı esas jön rollerine hayat verdi.

Arkın; Malkoçoğlu, Kara Murat ve Battal Gazi gibi birçok tarihî filmde “yenilmez kahramanı” ve toplumsal filmlerin “iyi kalpli”, “yiğit direnişçisi”, “yardımsever” ve “adaletli” karakterlerini canlandırdı.

Aralarında Deli Şahin, Dünyayı Kurtaran Adam, Gırgır Ali ve Son Kahramanlar gibi birçok filmin senaristliğini ve yönetmenliğini yapan Arkın; Küskün Çiçek, Vatandaş Rıza ve Kartal Murat gibi filmlerin yapımcılığını üstlendi. 

Medrano Sirki dahil birçok sirkte çalışan Arkın, binicilik ve karate’de uzmanlaştı ve burada öğrendiği teknikleri sinemada da kullandı. Dublör kullanmadığı için tehlikeli sahnelerde pek çok defa kemikleri kırıldı, omuriliği zedelendi ve sakatlandı.

 Şair ve yazar Cemal Süreya’ya göre Arkın, “İpekyolu’nun Superman’i” ve Fransız oyuncu Jean Marais’in Fantoma dizisindeki yansıması idi.

 Halit Refiğ için de “İlk filmlerinde Alain Delon, aksiyon filmlerde ise Avrupalılar ve kendisi için Burt Lancaster’a benziyordu”.

 İlk defa 1969 senesinde İnsanlar Yaşadıkça filmiyle 6. Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü.

 1972 yılında Yaralı Kurt filmiyle Adana Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Erkek Oyuncu Ödülünü kazandı. 

2021 yılında sinema kategorisinde Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’ne layık görüldü.

1964 yılında oynadığı Gurbet Kuşları filminin finalindeki kavga sahnesi, Arkın’ın kariyerinde bir kırılma noktası oldu. Bir süre daha duygusal-romantik jön karakterlerini canlandırdıktan sonra yine Halit Refiğ’in önerisiyle aksiyon filmlerine yöneldi.

Bu dönemde İstanbul’a gelen Medrano Sirki’nde altı ay süreyle akrobasi eğitimi aldı. Burada öğrendiklerini Malkoçoğlu ve Battalgazi serilerinde beyaz perdeye aktararak Türk sinemasına daha önce hiç örneği olmayan bir tarz getirdi.

Kısa sürede avantür filmlerin en aranan oyuncusu hâline geldi.

Romantik filmlerle başladığı sinema yaşantısını hareketli filmlerle sürdürse de birçok farklı türde karaktere can verdi.

Kariyeri boyunca westernden komediye, macera filmlerinden toplumsal filmlere kadar değişik türde filmler çekti. Özellikle Maden (1978) ve Vatandaş Rıza (1979) filmleri, Cüneyt Arkın’ın kariyerinde özel bir yer kaplar.

12 Mart dönemi sırasında, 4. Altın Koza Film Festivali’nde (1972) jürinin ilk oylamasında Yılmaz Güney’i Baba filmindeki rolüyle en iyi erkek oyuncu seçilmesine rağmen daha sonra siyasi baskılarla Yılmaz Güney’in yerine, ilk oylamada Yaralı Kurt filmindeki performansıyla ikinci olan Cüneyt Arkın’ı en iyi erkek oyuncu seçti.

Bu karara tepki gösteren Arkın ödülü reddetti.

Cüneyt Arkın sinemasına ayrı bir renk getiren, yönetmenliğini Çetin İnanç’ın yaptığı 1982 tarihli Dünyayı Kurtaran Adam zamanla bir kült film hâline geldi.

1980’li yıllarda Ölüm Savaşçısı, Kavga, Sürgündeki Adam ve İki Başlı Dev gibi aksiyon filmlerinden sonra, 1990’lı yıllarda da polisiye dizilere yöneldi.

1964 senesinde oynadığı Gurbet Kuşları filminin finalindeki kavga sahnesi, Arkın’ın kariyerinde bir kırılma noktası oldu.

Bir süre daha duygusal-romantik jön karakterlerini canlandırdıktan sonra yine Halit Refiğ’in önerisiyle aksiyon filmlerine yöneldi.

Bu dönemde İstanbul’a gelen Medrano Sirki’nde altı ay süreyle akrobasi eğitimi aldı.

Burada öğrendiklerini Malkoçoğlu ve Battalgazi serilerinde beyaz perdeye aktararak Türk sinemasına daha önce hiç örneği olmayan bir tarz getirdi.

Kısa zamanda avantür filmlerin en aranan oyuncusu hâline geldi.

Romantik filmlerle başladığı sinema yaşantısını hareketli filmlerle sürdürse de birçok değişik türde karaktere can verdi. Kariyeri boyunca westernden komediye, macera filmlerinden toplumsal filmlere kadar değişik türde filmler çekti.

Özellikle Maden (1978) ve Vatandaş Rıza (1979) filmleri, Cüneyt Arkın’ın kariyerinde özel bir yer kaplar.

Türk milliyetçisi kimliğiyle tanınan Cüneyt Arkın’a 2002 Genel Seçimlerinde Anavatan Partisi’nden Eskişehir milletvekili adayı olması için Mesut Yılmaz tarafından teklif götürüldü.

 20 Ekim 1991 genel seçimlerinde Anavatan Partisi’nden Eskişehir’de dördüncü sıradan milletvekili adayı olmuş fakat seçilememiştir.

 Sonraki yıllarda da İşçi Partisi adına düzenlenen ve bir grup bilim insanı, aydın ve sanatçının katıldığı İşçi Partisi Hükümeti’nde Göreve Hazırız kampanyasına katılarak tekrardan siyaset sahnesinde adını duyurdu.

Cüneyt Arkın ilk evliliğini 1964 senesinde kendisi gibi doktor olan sınıf arkadaşı Güler Mocan ile yaptı.

1966 senesinde kızları Filiz doğdu.

Cüreklibatır’ın yeni gelişen sinema oyuncusu kariyeri sebebiyle evliliği uzun sürmedi.

1968 senesinde Cüneyt Arkın olarak sahne adını aldı ve bir çini fabrikası sahibi olan zengin bir ailenin kızı Betül Işıl ile tanıştı.

İsviçre’de bir üniversite mezunu olan Işıl, o sırada uçuş görevlisi olarak çalışıyordu.

Cüneyt Arkın, 1968 senesinde boşandıktan bir sene sonra 1969’da Betül (Işıl) Cüreklibatır ile nişanlandı, 1970 yılında evlendiler ve 1971 yılında boşandılar. 

Kısa süre sonra yeniden evlendiler ve bu evlilikten de Kaan ve Murat adlarında iki çocuğu oldu.

 Kızı bir şirkette genel müdürlük yapan Arkın’ın oğullarından Murat da dizilerde oyunculuk yapmaktadır.

 Bir dönem alkolizm tedavisi görmüş olan Arkın; alkol, uyuşturucu ve gençliğin sorunları konulu sayısız konferans vermiş, bunlarla ilgili teşekkür beratları ve onur ödülleri almıştır.

Cüneyt Arkın, 28 Haziran 2022 tarihinde geçirdiği kalp durması rahatsızlığı sonucu İstanbul, Beşiktaş ilçesi Ulus’ta bulunan Liv Hospital Hastanesi’nde 84 yaşında yaşamını yitirdi. 

 Ölümü üzerine 30 Haziran 2022 tarihinde Atatürk Kültür Merkezi’nde tören düzenlendi.

Tören sonrası Arkın’ın cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.

Bernamegeh Türkçe

AYRICA BAKIN

Fatih Tezcan Kimdir Hayatı

Gazeteci Fatih Tezcan, 1976 senesinde İstanbul’un Bakırköy ilçesinde dünyaya geldi. Dedeleri Osmanlı muhaciridir. Eski bir …

error: LÜTFEN KOPYALAMAYIN OKUYUN!