Duran Kalkan, Mersin saldırısını kınayan çevrelere hitaben konuştu
Medya Haber televizyonuna konuşan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, Mersin’de polisevine yönelik saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Mersin’in Mezitli ilçesinde 26 Eylül akşam saat 22.42 civarında, polisevine yönelik bir saldırı gerçekleşti. Saldırıda 1 polis yaşamını yitirdi, 1 polis ise yaralandı.
Saldırı sonrası Türkiye İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, saldırıyı gerçekleştiren 2 kadının PKK’li olduğu ve kadınlardan birinin kimliğinin belirlendiği kaydedilmiş, söz konusu kadının “Zozan Tolan” kod adlı Dilşah Ercan olduğu bilgisine yer verilmişti.
Daha sonra HPG tarafından yapılan açıklamada saldırıyı gerçekleştirenlerin “Sara Tolhildan” kod adlı Şırnak doğumlu Dilara Ürper ile “Rûken Zelal” kod adlı Rojava Kamışlo doğumlu Emel Feremez Hisên olduğu aktarılmıştı.
Ardından HDP’nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş saldırıyı kınamıştı: “Mersin’deki silahlı saldırıyı kınıyorum. Siyasetin sorumluluğu, şiddet dışı çözümlerde ısrarcı olmaktır. Ölümleri durdurmaktır. Şiddetin her türlüsüne karşı çıkacağız, demokratik siyasette ısrarcı olacağız. Bunun herkes tarafından net olarak bilinmesini isterim.”
Daha sonra HDP’nin eş genel başkanları Mithat Sancar ve Pervin Buldan, Mersin’de polisevine saldırıyı kınayarak şöyle demişti: “Özellikle seçimlere yaklaşmakta olduğumuz bugünlerde ortalığı bulandırmak, yeni bir şiddet dalgasını ve provokasyonları, Haziran- Kasım 2015 dönemindeki gibi kullanmak amacında olanların bu hevesleri karşısında suskun kalınamaz.”
PKK üst düzey yöneticilerinden Duran Kalkan, Mersin saldırısını kınayan çevrelere hitaben, “Gücün gücün yetmiyorsa yapanlara dua et, karşı çıkma, kendi kendine konuşma, ukalalık yapma” sözlerini sarf etti.
Medya Haber televizyonuna konuşan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan, Mersin’de polisevine yönelik saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“Mersin eylemini doğru anlamak gerekli”
“Mersin eylemini doğru anlamak gerekli” diyen Kalkan, HPG’nin bu konuda açıklama yaptığını belirterek, “Herkes bu açıklamalardan ders çıkarmalı. Türkiye yönetimi kimse kalmadı, kalanları da denetliyoruz dedi ama bu eylem onlardan çok ötesini içeriyor. Mersin eylemi her şeyi sarstı. MGK toplantı yapmak zorunda kaldı. Şimdi tartışıyorlar” ifadelerini kullandı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde, “Ben bu iki kadın teröriste bir yerde acıyorum. Kandil’de bu kadınları terörist olarak yetiştirenler, benim ülkemin kadınlarına bunun hesabını verebilirler mi?” şeklindeki sözlerine atıfta bulunan Kalkan, “Erdoğan ve şürekası ucuz konuşuyor; sen ne yaptın bu Kürt kadınlarına ki bu kadar eylem yapmak zorunda kalıyorlar, bu mücadeleye yöneltiyorlar? Sen yaptın bunları; herkesle işbirliği yapıyorsun, katlediyorsun, zindana koyuyorsun, önderini, işçisini, emekçisini, uygulamadığın zulüm yok” sözlerini sarf etti.
“Kimsenin ukalalık yapmaya hakkı yoktur”
Kalkan, “Konuşmak isteyen herkes doğru konuşmalı. Türk egemenleri gerçeği görmeli, neyi nasıl bitiriyorlar… Biraz yeniden değerlendirme yaparak, Mersin eyleminin kendileri için verdiği mesajı doğru anlarlar” diye konuştu.
Mersin saldırısını kınayan çevreleri de sert sözlerle hedef alan Kalkan, “Gücün yetiyorsa sen de öyle ol, gücün yetmiyorsa yapanlara dua et, karşı çıkma, kendi kendine konuşma, ukalalık yapma. Kimsenin ukalalık yapmaya hakkı yoktur” dedi.
“İran şahlığının ne olduğunu da iyi biliyoruz”
Tahran’da Jina Emini’nin İran “ahlak polisi” tarafından gözaltında darp ederek katledilmesinin ardından başlayan gösterileri değerlendiren Duran Kalkan, “Bazıları bugünkü rejimi eleştirme, suçlama, kötüleme adı altında 11 Şubat 1979 Devrimi’ni kötüler ve adeta şahlık rejimini över duruma düşüyorlar. Bu yanlış. Biz o devrimi de yaşadık. İran şahlığının ne olduğunu da iyi biliyoruz. Böyle duruma düşmek bir yanılsama, saptırma oluyor” yorumunu yaptı.
“79 Devrimi bütün toplumun katıldığı büyük bir ittifak devrimiydi” diyen Kalkan, “O devrimin öncüsü yine kadınlardı. Doğuyu temsil ediyor İran; bütün özgürlükçü, demokratik, komünal toplumcu çıkışlar İran zemininde oldu. İran’ın böyle toplumsal bir geleneği var. Bu bakımdan o görüş sahipleri oryantalist bakıyorlar, geri görüyorlar İran’ı, Avrupa gözüyle bakıyorlar” diye konuştu.
“Kimse beklemiyordu”
Bugünkü gösterilerin “rejimi temellerinden sarstığını” belirten Kalkan, “Çünkü kimse beklemiyordu. Katliam, baskı, zulüm olur ama kimse mücadele edemez sanıyorlardı. Böyle geri görme durumu vardır, yanlıştır. Bu da bir devrim. İran’da kadın özgürlük devrimi yaşanıyor, kadın öncülüğünde özgürlük devrimi yaşanıyor da diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Kalkan, “Diğer yandan İran rejimi her şeyi dış güçlere bağlıyor; Amerikan ajanı vs. diyor. Her şeyi dış güce bağlamak en ufak özgürlük talebini dış güç, günah diyerek baskıyla ezmeye kalkmak doğru değildir. İran rejimi yanlış yapıyor” şeklinde konuştu.
İran’ın bir sarsıntı geçirdiğini ve hiçbir şeyin artık eskisi gibi olmayacağını ifade eden Kalkan, “Mevcut rejim de eskiye döneceğim diye araştırmamalı. Değişiklikler, yeni gelişmeler olacak” diye ekledi.
