Midyat’ta mağarada başlayan kazı, devasa bir yer altı şehrine doğru ilerliyor.
Mardin’in Midyat ilçesinde içinde ibadethane, silo, su kuyuları bulunan ve dehlizlerle geçişlerin olduğu yer altı şehrinde milattan sonra 2. ve 3. yüzyıla ait çok sayıda eser ortaya çıkarıldı.
Tarihi ve kültürüyle adeta açık hava müzesi konumundaki Midyat, binlerce yıllık taş evleri, hanları, camileri, kiliseleri ve manastırları ile ziyaretçilere büyülü bir atmosfer sunuyor.
İlçede, 2 yıl önce tarihi sokak ve evlerde başlatılan çalışma kapsamında bulunan ve temizlik yapılan mağaranın tek olmadığının, dehlizlerle farklı mekanlara geçiş sağlandığının belirlenmesi üzerine yer altı şehrini ortaya çıkarmak amacıyla kazı çalışması başlatıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Mardin Müzesi ve Midyat Belediyesi iş birliğiyle ibadethane, silo, su kuyuları bulunan ve dehlizlerle geçişlerin olduğu “Matiate” olarak adlandırılan yer altı şehrinde milattan sonra 2. ve 3. yüzyıla ait çok sayıda eser ortaya çıkarıldı.
Yer altı şehri kısım kısım turizme açılacak
Çalışmaların hummalı bir şekilde devam ettiğini kaydeden Şahin, antik ve Orta Çağ’a ait yapıların bulunduğu yer altı şehrinin bölgenin parlayan yıldızı Midyat’ı taçlandıracağını belirtti.
Şahin, 1. ve 2. etabı bitirdikten sonra diğer etaplarda da kazıya başlayacaklarını bildirerek, kazı bitirilince yer altı şehrini kısım kısım turizme açmayı planladıklarını, bunun Midyat için önemli bir turizm destinasyonu olacağını sözlerine ekledi.
“Tünelden farklı mekanlara geçiş sağladık, 49 oda bulundu”
Mardin Müze Müdürü ve Kazı Başkanı Gani Tarkan da ilçenin tarihi Estel bölgesinde Midyat Belediyesince tarihi sokak ve evlerde yürütülen çalışmalar kapsamına bir mağara tespit edildiğini anımsattı.
Mağarada belediyenin talebi üzerine niteliğinin ve devamının olup olmadığının anlaşılması için temizlik çalışması başlattıklarını kaydeden Tarkan, “Evin altında tek bir parselde başladık. Mağaranın tek bir mağara olmadığını gördük. Dehlizlerle farklı evlere, farklı evlerin altındaki mağaralardan tünellerle geçiş sağlandığına şahit olduk. O tarihten sonra 2 noktada kazı çalışmalarını başlattık.” dedi.
Yakın bir döneme kadar ahır veya kiler olarak kullanılan 3 odalı bir mağarada başlattıkları çalışmanın devasa bir yer altı şehrine doğru yol aldığını vurgulayan Tarkan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“İki noktada başlamıştık çalışmalara. İlk alan 3 odalı bir mağaraydı. Oradan kuzey tarafa açılan bir tünel vardı. Tünelin uzunluğu şu an 100 metre. O tünelden farklı mekanlara geçiş sağladık. 49 oda bulundu. Kilise, sinagog gibi. Birkaçı ibadethane olabilir. Bu mekanların içerisinde silolar, su kuyuları var. Duvarlarda bazı bezemeler görüyoruz. Tarihi eserler çıkıyor bu mekanlardan. Şimdiye kadar en erken buluntu, milattan sonra 2. ve 3. yüzyıla tarihleniyor. Bu da bize Geç Roma dönemine ait bir yerde kazı çalışma yürüttüğümüzü gösteriyor.”
İki alanda yürütülen kazı çalışmalarının Midyat’ın tamamına yayılacağına dikkati çeken Tarkan, daha sonra ilçeye bağlı çevre köylerde de benzer kazı çalışmalarının yürütüleceğini aktardı.
“Şu anda yaklaşık yüzde 3’ünü kazdık ve temizledik. Yüzey araştırmalarında ilçenin tamamına yayıldığını tespit ettik.” ifadelerini kullanan Tarkan, bu mekanların hepsinin dehlizlerle birbirleriyle bağlantılı olduğuna işaret etti.
Midyat Yeraltı Şehri Tarihi
Yer altı şehirlerinin benzer örneklerinin Anadolu’da bulunduğunu ancak Midyat’ın bunlardan çok farklı özellikler taşıdığını aktaran Tarkan, şöyle devam etti:
“Yer altı şehri 1900 yıldır kesintisiz kullanılıyor. İlk yapılışı saklanma veya kaçış alanı olarak yapılmış. Bilindiği üzere Hristiyanlık 2. yüzyılda resmi din değil. Hristiyanlığı kabul eden aileler, gruplar Roma’nın zulmünden kaçmak için yer altındaki şehirlere sığınıyorlar ya da yer altı şehri oluşturuyorlar. Muhtemelen Midyat yer altı şehri de bu amaçla yapılmış yaşam alanlarındandı. Sadece sığınak değil, yer altında en az 60-70 bin insanın yaşamış olduğunu tahmin ettiğimiz bir alan.”
Nevşehir ve Kayseri’de bulunan yer altı şehirlerinde toprak üzerinde bir yaşamın olmadığını anlatan Tarkan, Midyat’ta farklı olduğunu, yer altı şehrinin üzerindeki yapıların tamamının tescilli olduğunu belirtti.
Tarkan, şöyle konuştu:
“Altında farklı bir tarih yatıyor, farklı bir dönem var, üstü ise farklı bir tarih. Üsteki evler 17’nci, 18 ve 19’uncu yüzyıla tarihleniyorken altında bambaşka bir şehir var. O şehir ise 1900 yıllık bir şehir. Tamamı kazıldığında gerçekten dünyada ses getirecek bir yer altı şehri olacak. Kazı yaptığımız alanların benzer örnekleri Fransa ve İtalya bölgesinde var ancak çok daha küçük boyutlarda. Bu kadar geniş alana yayılmış bir şehir yok. Midyat yer altı şehri kapsadığı alan bakımından tek olacak.”
Midyat Yeraltı Şehrinin Bize Anlattıkları
Midyat Belediyesi Koruma Uygulama ve Denetim Büroları (KUDEB) sorumlusu ve sanat tarihçi Mervan Yavuz ise 9 işçi, 2 arkeolog, 2 sanat tarihçi ve bir restoratör ile çalışmaların yürütüldüğünü kaydetti.
Tarihi kaynaklardan şimdiye kadar milattan önce 9. yüzyılda 2. Aşurnasirpal döneminde bu şehrin haraca bağlandığı bilgisinin bulunduğunu belirten Yavuz, “Burası bir yer altı şehri. 3 bin ya da 4 bin yıla kadar da çekebiliyoruz. Tarih içinde tarih diyebileceğimiz Midyat’ta bu yer altı şehrinin yeniden gün yüzüne çıkarılmasının tüm dünyada ses getireceğine inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
AA Halil İbrahim Sincar, Selahattin Erol.
Bernamegeh Türkçe