Pakistan, Güney Asya’da bir ülkedir. 212,2 milyonu aşan nüfusuyla dünyanın en kalabalık beşinci ülkesidir. En büyük ikinci Müslüman topluluğuna sahiptir. 881,913²’lik yüzölçümü ile bu alanda 33. sıradadır.
Pakistan’ın güneyde Umman Denizi ve Körfezi’ne 1046 km kıyısı vardır. Doğuda Hindistan, batıda Afganistan, güneybatıda İran ve kuzeydoğuda Çin ile komşudur.
Kuzeybatıda Afganistan’ın Vahan Koridoru Pakistan’ı Tacikistan’dan ince bir hatla ayırır, ayrıca Umman ile deniz sınırı bulunmaktadır.
Pakistan, Britanya Hindistanı’nın bölünmesini ve Müslüman nüfuslu bölgelerin bağımsızlığını talep eden Pakistan Hareketi’nin çabalarıyla 1947’de Hint Müslümanları için bir yurt olmak üzere bağımsızlığını kazanmıştır.
Çeşitli dil ve etnik grupların yanı sıra coğrafya ve yaban yaşamı bakımından da zengin bir ülkedir.
Başlangıçta bir dominyon olan Pakistan, 1956’da kabul edilen anayasayla İslam cumhuriyetine dönüştü.
Etnik iç savaş ve 1971’deki Hint müdahalesi Doğu Pakistan’ın Bangladeş ismiyle ülkeden ayrılmasıyla sonuçlandı.
Pakistan, 1973’te tüm yasaların Kur’an ve Sünnet’i temel alan İslam hükümlerine uygunluğunu şart koşan yeni bir anayasayı kabul etti. 2008 yılında sivil yönetime geçildi. 2010’da ise parlamenter sistemli yönetim başladı.
Pakistan’daki Kürtler
Pakistan’daki Kürtler, Pakistan’da ikamet eden Kürt kökenli insanlardır.
Kimi kaynaklara göre 50 bin kimi kaynaklara göre ise sayılarının 100 bin olduğu tahmin ediliyor.
Pakistan’da Kürtlerin büyük kısmı uzun yıllardır Keşmir ve Belucistan eyaletinde yaşıyorlar. Kürtlerin oraya ne zaman yerleştikleri ile ilgili elimizde kanıtlara dayalı sağlam bilgiler yok.
Belucistan’daki Kürtlerin bir kısmının İran Kürdistan Demokrat Partisine sempati duydukları biliniyor.
Yine Belucistan’daki bir çok Kürdün ayrılıkçı Beluci hareketine de katıldıkları bilinen bir diğer gerçek. Bu yüzden kimi dönemlerde çok büyük baskılarla karşılaştılar.
Kürtlerin yüzde doksanının köken bağı dışında Kürtlükle bir alakaları kalmamış durumda. Pakistan’daki Kürtler tamamiyle asimile olmuş durumdalar. Kürtler, Kürtçe değil, Beluci ve Brahuice konuşmaktalar.
İkinci kitle ise çoğunluğu 1990’da Irak’ta Körfez Savaşı’nın başlamasının ardından gelen gurbetçilerden ve geçici göçmenlerden oluşan küçük bir nüfustur.
Irak Kürdistanı kökenli 4 bin kadar Kürt, 1990’ların başında Irak’ta Körfez Savaşı patlak verdiğinde Pakistan’a göç etti. Bunların büyük bir kısmı İslamabad’da yerleşik.
Çoğunluğu ikincil dereceden göçmen ve sığınmacılardı ve Pakistan’da faaliyet gösteren Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (UNHCR) kayıtlıydı.
Aralarında Pakistan doğumlu genç bir nesilde var. Yıllar içinde, bu geçici göçmenlerin bir kısmı BMMYK’nın yardımıyla Avrupa ve Kuzey Amerika’daki diğer ülkelere yerleşebildiler.
Kürt sığınmacıların geride kalan üyeleri endişelerini BMMYK ve diğer yetkililere ileterek sorunlarının ele alınması çağrısında bulunmuşlardı fakat bugüne kadar olumlu bir sonuç alınabilmiş değil.
Pakistan’daki Kürt göçmenler dışlanmış ve statüsüz bir şekilde yaşamaktadırlar.
Kürt kökenli olduğunu belirten Pakistan Savunma Üretim Bakanı Zübeyde Celal Han’ın anlattığı gibi Pakistan Kürtler için bir cennet değil.
Pakistan 1951 mülteci sözleşmesinin imzacısı olmadığı için, çoğu Kürt göçmen Pakistan vatandaşlığı alamamaktadır.
Yasal statüleri nedeniyle çoğu, ekonomik kısıtlamalar, iş bulma, sağlık hizmetleri, yeniden yerleşim ve diğer hizmetler ile ilgili sosyal zorluklarla karşı karşıya kalma eğilimindedir.
Bugün 1990’ların başında Irak’ta Körfez Savaşı patlak verdiğinde Pakistan’a göç eden binlerce Kürt yasal statüleri olmadıkları için hiç bir kamusal haktan yararlanamıyor.
25 Haziran 2013 tarihinde Kürt Mülteciler İslamabad’da Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği önünde Pakistan Hükümetini protesto ederek sorunlarının çözüme ulaşmasını istemişlerdi.
Mültecilerden biri olan Adnan Noori, buradaki zor koşullar yüzünden Kürtlerin ilk fırsatta başka ülkelere iltica talebinde bulunduklarını belirtmişti.
Pakistan ile son dönem ekonomik-siyasal ilişkiler kuran Federe Kürdistan Hükümeti’nin Pakistan’daki Kürtlerin yasal statülerinin iyileştirilmesi için ne zaman harekete geçeceği ise merak konusu.
Bernamegeh Türkçe
UYARI: Yazıların izinsiz kopyalanması ve Web Sitelerinde yayınlanması kesinlikle yasaktır. Hakkınızda yasal işlemlerin başlatılabileceğini lütfen unutmayın!